A
vitamini
Yeni
kremler saf A vitamini ve varyasyonlarını içeriyor. A vitamini yorgun cilt
hücrelerini harekete geçiriyor ve yeniden düzenli olarak dağılmalarını sağlıyor.
Böylelikle alttan genç hücreler çoğalıyor ve cildin üst tabakasının bağışıklığını
yeniden artırıyor. A vitaminli
kremler, sadece olgun ve kuru ciltler için değil aynı zamanda karma ve yağlı
ciltlerde de etkili. Tıkanmış gözenekleri açarak cilt yüzeyini güzelleştiriyor.
Aşağı yukarı bir ayın sonunda -güçlü ve taze cildin cilt yüzeyine çıkabilmesi
bu kadar sürüyor- sizi bekleyen olduğundan çok daha genç görünümlü bir cilt
oluyor.
C
vitamini
C vitamini, cildin kollajen üretiminin harekete geçmesinde
etkili. Böylelikle cilt yüzeyindeki yaralar da çabuk iyileşebiliyor. Ayrıca C
vitamini kesin etkili bir serbest radikal avcısı. Cildi fazla güneş, sigara
dumanı ya da olumsuz dış etkenlerden oluşan oksijen radikallerinin saldırılarından
koruyor. C vitaminini en iyi şekilde almanın bir yolu da vitamin kremlerinin
yanı sıra cildi vitamin zengini sebze ve meyvelerle desteklemekten geçiyor.
E
vitamini
E
vitamini, gerçek bir serbest radikal avcısı olarak algılanıyor ve kremlerin
içinde cildi dışarıdaki serbest radikallerden koruyor. Ve tabii ki erken yaşlanmadan...
Serbest radikaller, normal oksijen alışverişleri sırasında oluşuyor. Araştırmalar,
serbest radikallerin 40 yaşından itibaren üretimlerinin doruk noktasına ulaştıklarını
gösteriyor.
Her 10. yaş
dönümünde de bu artış neredeyse iki katına çıkıyor. Tabii bu artışta etkili
olan başka nedenler de var; içtiğimiz sigara, soluduğumuz zehirli gazlar, aldığımız
alkol ya da güneşte fazla kalmak da hayatımızdaki olumsuzluklar arasında. E
vitamininin olumlu yanları oldukça fazla: Ciltte oldukça iyi bir nemlendirici,
hatta kuruluktan dolayı oluşabilecek ince kırışıklıkları bile önlüyor. Ayrıca
oluşabilecek enfeksiyonları en aza indirgeme ve güneşten koruma özellikleri de
bulunuyor.
Meyve
asitleri
Elma, limon,
papaya, şeker kamışı ya da şarapta meyve asidi bulunuyor. Bilim adamları meyve
asitlerinin (AHA) cildin hastalık derecesinde ürettiği kepekler ve fazla
miktardaki nasırlaşmayı durdurduğunu ortaya koydular. Küçük yaralar, siğiller,
pigment rahatsızlıkları, güneş zararları gibi kepeksi cilt değişimleri
AHA'larla tedavi edilebiliyor.
Akne
sorunlarında asit doğrudan sivilcenin üzerine sürülüyor. Yüksek dozdaki AHA'lar
bugüne dek sadece dermatologlar ve klinik ortamlarda güzellik uzmanları tarafından kullanıldı.
Günümüzde daha az konsantre bir şekilde anti-aging kremlerinin ya da sorunlu
ciltlerin temizliğinde önerilen maskelerin içeriğinde bulunuyor. Özellikle
hassas ciltlerde cildi tahriş etmeyen dozları bulunuyor.
Q
10
Vücutta da
bulunan bir madde olan Q 10 hücreler için adeta yenileyici bir madde olarak algılanıyor.
Vitamin benzeri Co-enzim, hücrenin enerji kazanımında önemli bir rol üstleniyor
ve serbest radikallerin nötralize ediyor. Araştırmacılar son dönemlerde yaşlanma
sürecinin Q 10'un hücrelerde azalmasıyla hızlandığını keşfettiler. Bu yüzden
kremlerdeki Q 10'un vücudun biyolojik saatinin daha yavaş ilerlemesini sağladığını
ortaya koyuyorlar.